Bir organın ya da dokunun boyutlarının ufalması (atrofi). Organ ve dokularda körelme çeşitli nedenlerden ileri gelebilir. Bazen bir organı meydana getiren hücrelerin boyutları küçülmüş, kimi kez ise bu iki olay birlikte gerçekleşmiştir. Bir dokunun hücrelerinin yerini yağ ve bağ dokusunun alması da körelmeye yol açar.
Körelme vücutta yaygın olabileceği gibi belirli bir organ ve dokuda da görülebilir. Yaygın körelmenin sık görülen bir nedeni açlıktır. Açlıkta önce yağ tüketilir; karaciğer kalp, kaslar vb. organlar ise bir süre daha sağlam kaldıktan sonra çeşitli biçimlerde körelirler. Körelme sırasında bir organın çeşitli bileşenleri arasında görülen kayıp, önemlinin korunabilmesi için önemsizin gözden çıkarılması ilkesine dayanır. Bu nedenle açlıktaki körelme daha çok olağanüstü çevre koşullarına bir uyum olarak düşünülebilir.
Beyin pek ender olarak körelmeye uğrar. Ölmek üzere olan bir hastanın beyni bile sağlığını koruyabilir. Bütün diğer organların işleyebilmesi için beynin sağlam kalması gerekmektedir.
Kaslara giden sinirler, örneğin çocuk felci hastalığında olduğu gibi zedelenirse, kaslarda körelme başgösterir. Tehlikeli hastalıklarda vücutta yaygın körelme görülür. İlerlemiş kanser vakalarında zayıflama ve kansızlığa rastlanır (kaşeksi). Bu durumlarda yetersiz beslenmenin de bir etken olduğu açıktır ama kanser vakalarında görülen aşırı kansızlığın ve zayıflamanın nedenleri tam olarak anlaşılmamıştır.
Yerel körelmeye yol açan nedenler çeşitlidir. Bir kırığın tedavisi amacıyla hareketsizleştirilmiş ve uzun süre bu durumda tutulmuş olan bir kol ya da bacakta körelme görülebilir. Burada körelmenin nedeni kullanılmamaktır. Kullanılmamaktan ileri gelen körelme, hormon içeren ilaçlarla yapılan tedaviler sırasında da görülür. Vücutta normal olarak bir hormon üreten bir iç salgıbezi, salgıladığı bu maddenin dışarıdan verilmesi sonucu etkinliğini durdurur. Bir organa gelen kan miktarı, kan damarlarının daralması sonucu azalırsa yine körelme söz konusu olur. Kalp kası, beyin, böbrek, yaşlılıkta bu organlara kan getiren damarlardaki kireçlenmeler sonucunda yavaş yavaş körelirler. Körelme zehirlenme sonucu da olabilir. Örneğin potasyum iyodür memelerin, verem mikrobu ise karaciğer gibi iç organların körelmesine yol açabilirler.
Körelme vücutta yaygın olabileceği gibi belirli bir organ ve dokuda da görülebilir. Yaygın körelmenin sık görülen bir nedeni açlıktır. Açlıkta önce yağ tüketilir; karaciğer kalp, kaslar vb. organlar ise bir süre daha sağlam kaldıktan sonra çeşitli biçimlerde körelirler. Körelme sırasında bir organın çeşitli bileşenleri arasında görülen kayıp, önemlinin korunabilmesi için önemsizin gözden çıkarılması ilkesine dayanır. Bu nedenle açlıktaki körelme daha çok olağanüstü çevre koşullarına bir uyum olarak düşünülebilir.
Beyin pek ender olarak körelmeye uğrar. Ölmek üzere olan bir hastanın beyni bile sağlığını koruyabilir. Bütün diğer organların işleyebilmesi için beynin sağlam kalması gerekmektedir.
Kaslara giden sinirler, örneğin çocuk felci hastalığında olduğu gibi zedelenirse, kaslarda körelme başgösterir. Tehlikeli hastalıklarda vücutta yaygın körelme görülür. İlerlemiş kanser vakalarında zayıflama ve kansızlığa rastlanır (kaşeksi). Bu durumlarda yetersiz beslenmenin de bir etken olduğu açıktır ama kanser vakalarında görülen aşırı kansızlığın ve zayıflamanın nedenleri tam olarak anlaşılmamıştır.
Yerel körelmeye yol açan nedenler çeşitlidir. Bir kırığın tedavisi amacıyla hareketsizleştirilmiş ve uzun süre bu durumda tutulmuş olan bir kol ya da bacakta körelme görülebilir. Burada körelmenin nedeni kullanılmamaktır. Kullanılmamaktan ileri gelen körelme, hormon içeren ilaçlarla yapılan tedaviler sırasında da görülür. Vücutta normal olarak bir hormon üreten bir iç salgıbezi, salgıladığı bu maddenin dışarıdan verilmesi sonucu etkinliğini durdurur. Bir organa gelen kan miktarı, kan damarlarının daralması sonucu azalırsa yine körelme söz konusu olur. Kalp kası, beyin, böbrek, yaşlılıkta bu organlara kan getiren damarlardaki kireçlenmeler sonucunda yavaş yavaş körelirler. Körelme zehirlenme sonucu da olabilir. Örneğin potasyum iyodür memelerin, verem mikrobu ise karaciğer gibi iç organların körelmesine yol açabilirler.