ataksi nedir - Hasta Sözlük
Vücudun dengesini sağlayamaması. Sarhoş bir adamın yürüyüşü iyi bir ataksi örneğidir. Normal bir kişide hareketler kolay ve uyumlu bir şekilde gerçekleşir. İnsanlar günlük hayatlarında, dolu bir çay bardağını dökmeden alıp kaldırabilir, giysilerinin düğmelerini hızla çözebilirler.
Bu hareketlerinin böyle bir şekilde yapılabilmesi için eklemlerden, deriden ve kaslardan beyne uzanan duyu sinirleri yollarının kesintisiz olması, beyincik ve bağlantılarının, iç kulağın ve denge sağlanmasında etken olan öbür beyin bölümlerinin normal bir şekilde çalışması gereklidir. Bu organlardan birinde bir bozukluk olursa ataksi meydana çıkar. Dengenin sağlanması için kas gücü ve görme yeteneği de gereklidir; fakat kaslardaki güçsüzlükler ve körlük büyük çapta bir ataksiye yol açmaz.
Hafif kol ataksileri, önce el yazısının çok değişken olması ve dolu bir çay bardağının dökülmeden taşmamasıyla kendini gösterir. Zamanla, insan giyinip soyunurken ve yemek yerken güçlük çeker. Hafif bacak ataksisi, kişinin ayakları arasında bir mesafe bırakmadan doğru bir çizgi üzerinde yürümesini güçleştirir. Zamanla, hasta yürürken göze çarpar bir şekilde sallanır, hatta düşebilir. Dönüşler kısa ve ani hareketlere bölünür ve bir süre sonra hasta yürüyemez.
Ataksiye yol açan nedenlerin başında «yaygın skleroz» adı verilen bir hastalık yer alır. Bu hastalık genç erişkinlerle kadınlarda erkeklerden daha çok görülür. Bu hastalıkta, merkezi sinir sisteminde sinir liflerini kaplayan normal zar (miyelin) yok olur. Bu durum tıp dilinde demiyelinizasyon adını alır. Bu hastalıkta beyincik de bozulan alanlar arasında yer aldığından, ataksi sık görülen belirtiler arasındadır.
Beyincikte gelişen urlar, bu alandaki kan dolaşımı yetersizlikleri, beyinciğin bozulmasına yol açan bazı hastalıklar başka ataksi nedenleridir. Meniere hastalığı, iç kulakta başlayan ve ataksiye yol açan bir bozukluktur. Bu hastalıkta baş dönmesi ve kulak çınlaması da görülür. Hasta zamanla sağır olabilir.