epilepsi (nöbetleri), beyindeki ani elektriksel aktivite artışları sonucu meydana gelen ve beynin normal işlevlerini hasara uğratan bir durumdur. epilepsili hastalar, genelde doğumsal olarak bu hastalığı taşırlar, ancak bazılarında daha sonraki yıllarda (kaza sonrası gibi) gelişebilir. epilepsi ataklarının şiddeti çok değişken olabilir. ilk kez gözlendiğinde kesinlikle bir acil servise ve nöroloji uzmanına müracaat etmek gerekir.
epilepsi tedavisinde antikonvülzan adı verilen ilaç grubu kullanılır, bunlar genelde yatıştırıcı etki gösterirler. bunlardan en eskisi fenobatbital ve fenitoindir. şu an için piyasada bu amaçla kullanılan çok sayıda ilaç bulunmaktadır. ilaçlarınızı kesinlikle bir nöroloji uzmanının kontrolünde kullanmanız gerekir.
epilepsi için önerilen tedaviye yardımcı yöntemlerden birisi ketojenik diyettir. bu diyet yüksek oranda yağ, az miktarda karbohidrat ve protein ile sınırlı miktarda sıvı içerir. bu diyet vücutta keton cisimlerinin artmasına yani ketozise neden olur. nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte bu durum (ketozis) epilepsi ataklarının sıklığını ve oluşumunu azaltır. özellikle 1-10 yaş arasındaki çocuklarda ve ilaçlarla yeterli derecede tedavi edilemeyen (ilaçlardan fayda görmeyen) hastalarda etkilidir. yetişkinlerde ve adölesan dönemde etkin olmadığı gözlenmiştir.
epilepsi tedavisinde antikonvülzan adı verilen ilaç grubu kullanılır, bunlar genelde yatıştırıcı etki gösterirler. bunlardan en eskisi fenobatbital ve fenitoindir. şu an için piyasada bu amaçla kullanılan çok sayıda ilaç bulunmaktadır. ilaçlarınızı kesinlikle bir nöroloji uzmanının kontrolünde kullanmanız gerekir.
epilepsi için önerilen tedaviye yardımcı yöntemlerden birisi ketojenik diyettir. bu diyet yüksek oranda yağ, az miktarda karbohidrat ve protein ile sınırlı miktarda sıvı içerir. bu diyet vücutta keton cisimlerinin artmasına yani ketozise neden olur. nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte bu durum (ketozis) epilepsi ataklarının sıklığını ve oluşumunu azaltır. özellikle 1-10 yaş arasındaki çocuklarda ve ilaçlarla yeterli derecede tedavi edilemeyen (ilaçlardan fayda görmeyen) hastalarda etkilidir. yetişkinlerde ve adölesan dönemde etkin olmadığı gözlenmiştir.